İsrail Ordusu Diplomatik Heyete Ateş Açtı
YA İLİM YA ÖLÜM: BİR ALİMİN SESSİZ DEVRİMİ AHMET MUHTAR BÜYÜKÇINAR
22.05.2025 - Perşembe 20:22
Bazı insanlar vardır; hayattayken gölgeleri bile serinletir, vefat ettiklerinde ise ardından bıraktıkları izler, adeta bir dua gibi yeryüzünde dolaşır. Ahmet Muhtar Büyükçınar Hoca, işte böyle bir iz bıraktı geriye. Sessizdi ama derindi. Göstermedi ama gösterdi. Ve öyle yaşadı ki, ardında binlerce gönle işlenmiş bir hayat, bir ilim mirası, bir vakur duruş bıraktı.
Ben bu yazıyı kaleme alırken, içimde çok başka bir his var. Çünkü Ahmet Muhtar Hoca’yı, kıymetli büyüğüm ve yol göstericim Prof. Dr. Recep Güloğlu Hocam vesilesiyle tanıdım. Onun anlatımıyla başladım hayatını araştırmaya, sonra ailesiyle tanıştım, hatıralarına dokundum. Ne mutlu ki böyle bir Allah dostunun izine tutunan insanlarla tanışmak nasip oldu. Bu vesileyle Prof. Dr. Recep Güloğlu hocama en kalbi şükranlarımı sunuyorum. Rabbim, kendi rızası için çalışan, ilme ve İslam’a hizmet eden kullarını muvaffak eylesin. Bizi ve neslimizi o yolda sabit kılsın…
Çileyle Yoğrulmuş Bir Başlangıç
1920’de Gaziantep’te dünyaya gelen Ahmet Muhtar Hoca, daha bebekken annesini kaybetti. Üvey anne, baba ve yoklukla geçen bir çocukluk… Altı yaşında çalışmaya başladı, küçük elleriyle tezgâh başında ekmek kazandı. Ama o yoksulluğun ortasında bile, kalbine ilim tohumu ekmişti. Belki en az oyun oynayan çocuklardan biriydi ama en çok dua eden çocuklardan biri olduğuna inancım tam.

İlk Aşkı: Kur’an
Kur’an öğrenmek istedi. Şeyh Camii’nde imamlık yapan Fethullah Hoca’nın dizinin dibinde başladı bu yolculuk. Gece mektebinde okuma yazma öğrendi, tekke meclislerine katıldı. Dedesinin elinden tuttuğu o ilk zikir halkası, belki de onun ruh dünyasında açılan en güzel kapıydı.
Yollar, Mısır’a Kadar Uzandı
Ahmet Muhtar Hoca’nın ilim yolculuğu kolay olmadı. Halep, Şam derken El-Ezher Üniversitesi’nde tam 12 yıl… Bugün burslu okumaya bile üşenen nice gencin aksine, o yoklukla, gurbetle, hasretle savaştı. Kimi zaman aç kaldı, kimi zaman yalnız. Ama hiç vazgeçmedi. Çünkü o “Ya ilim ya ölüm!” demişti bir kere.
Gönlünde Görev Bekleyen Değil, Gönül Veren Bir Âlim
Türkiye’ye döndüğünde diploması kabul edilmedi. Resmi görev verilmedi. Ama o, bunu mesele etmedi. Çünkü makam, mevki için okumamıştı zaten. O, Rabbine yakın olmak için öğrenmişti. Kendi imkânlarıyla talebeler yetiştirdi. Sofrasında çorbasını paylaştı, kitabını paylaştı, duasını paylaştı…
Hem Çalıştı Hem Okuttu
Geçimini dokumacılıkla, baklavacılıkla sağladı. Gündüz elinde hamur, akşam önünde kitap… Bir yandan ailesine rızık getirdi, bir yandan talebelerine ilim. Eşini de çocuklarını da ihmal etmedi. Çünkü o, hayatı bir bütün olarak yaşıyordu. Dünya ve ahiret dengesini bir terazide tutuyordu adeta.
İmamlık: Vaaz Değil, Gönül Sohbeti
1977’den 1995’e kadar Gaziantep’te imamlık yaptı. Ama o kürsüye sadece hutbe okumaya çıkmadı. Gönüllere dokundu, dertlere derman olmaya çalıştı. Onun sohbetinden çıkan insanlar sadece bilgiyle değil, huzurla da dolardı. Çünkü diliyle değil, haliyle konuşurdu.
Esenköy: Yeni Bir Hizmet Durağı
Emekli olduktan sonra Yalova Esenköy’e yerleşti. Orada da boş durmadı. Yeni bir medrese, yeni bir gönül halkası kurdu. Talebeleriyle birlikte hem öğrenmeye hem öğretmeye devam etti. Sükûtu öğretmen, hali ders, tebessümü dua gibi bir hocaydı.
Bir Hayatın Aynası: “Hayatımın İbret Aynası”
Kendi kaleminden dökülen satırlar var bir de: Hayatımın İbret Aynası. Bu kitapta sadece geçmiş yok; sabır var, ihlas var, gözyaşı var. “Ben hiç susmadım ama çok sustum. Kalbimle konuştum, gönlümle yürüdüm.” demiş. Ne büyük bir teslimiyet, ne yüce bir tefekkür…
Vefatı: Hakk’a Sessiz Bir Yürüyüş
2013 yılında, 93 yaşında Hakk’a yürüdü Ahmet Muhtar Hoca. Ama bu bir son değil, binlerce gönülde başlayan yeni bir yolculuktu. Onun talebeleri, onunla tanışan herkes, hâlâ duasında onun adını geçiriyor. Bu bile onun Allah katındaki değerini anlatmaya yeter.

Gaziantep’teki Anma: Sessiz Ama Derin Bir Vefa
16 Mayıs 2025 günü Gaziantep’te onu anmak için toplandık. Müftülük, belediye, kanaat önderleri, talebeleri, hocalar… Herkes onun hatırasına bir Fatiha, bir gözyaşı, bir hürmet sundu. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş da telekonferansla katıldı. Ama o gün salonda en çok konuşan şey sessizlikti. Saygıyla, hürmetle, dua ile…
Ahmet Muhtar Hoca’nın hayatı bize şunu öğretiyor:
İmkân değil iman, makam değil ihlas, alkış değil sabır.
Ve en mühimi: Hizmetin büyüğü görünmez olandır.
Teşekkürün En Büyüğü…
Bu yazının sonunda çok önemli bir hususu kalbimden geldiği gibi ifade etmeden geçemeyeceğim… Bugün bir İslam alimi, bir gönül büyüğü, bir dava adamı; devletin en yüksek kurumlarının iş birliğiyle, resmi bir programla, saygıyla, dualarla ve gözyaşlarıyla anılıyorsa, bu bizim ülke olarak geldiğimiz yeri ve devletimizin maneviyata verdiği kıymeti gösterir.
İşte tam da bu noktada, şükranımızın en büyüğü, gönülden bir minnet duygusuyla, Ak Parti Genel Başkanı ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a yöneliyor.
Sayın Cumhurbaşkanımız, yıllardır sadece yollar, köprüler değil; gönüller de inşa etti. İslam alimlerinin, hafızların, medreselerin, camilerin, tekkelerin, vakıfların önünü açtı. Nice neslin ruhunu besleyecek maneviyat ortamlarına imkân tanıdı. Bu milletin unutulmuş büyüklerini yeniden hatırlattı, onların hatırasını devlet nezdinde yaşattı.
Rabbim Reisi Cumhurumuzdan razı olsun. Ona hayırlı ömürler, sıhhat ve afiyetler nasip eylesin. Onu, mazlumların duasından, milletin teveccühünden, Hakk’ın rızasından ayırmasın. Bizler, bugün böyle bir alimin adını dualarla anabiliyorsak, bu sessiz devrimin arkasındaki büyük iradeyi görmezden gelemeyiz.
Ve inanıyoruz ki, bu sahiplenme sürdükçe, bu vefa devam ettikçe, bu topraklarda ilim de olacak, irfan da… Zira bu milletin mayasında dua var, ihlas var, sadakat var
Ve Rabbim, Ahmet Muhtar Büyükçınar Hoca’yı Efendimize (s.a.v.) komşu eylesin. Kabri nurlu, menzili rahmet dolu olsun.
Çünkü o, bir ömür susarak konuştu.
Şimdi sıra bizde: Susarak anlamakta…
Açlık Sınırı 27 Bin TL’ye, Yoksulluk Sınırı 93 Bin TL’ye Yükseldi
Yerli Plakalı Taşıtların Gümrük İşlemleri Dijitalleşiyor
Güney Afrika, Johannesburg Havalimanı'nda Bekletilen 153 Filistinliye Ülkeye Giriş İzni Verdi
Ticaret Bakanlığı 65 Sözleşmeli ve 30 Kadrolu Personel Alımı Yapacak
Borsa güne düşüşle başladı - Tek Haber Ajansı (TEKHA) Türkiye'nin Habercisi
6 İl İçin "Sarı" Uyarı: Sağanak ve Kar Yağışı Bekleniyor
2026 Yılı Sınav Takvimi Açıklandı: YKS, DGS, MSÜ ve KPSS Tarihleri Belli Oldu
Hırvatistan’da Şehit Olan Türk Pilot Hakkında Acı Detay
Ali Yerlikaya: Derince Limanı’nda 1 Ton 508 Kilo Skunk Ele Geçirildi
Bakan Yerlikaya Duyurdu: Derince Limanı’nda 1 Ton 508 Kilogram Skunk Ele Geçirildi